Olay, 12 Şubat 2024’te saat 12.00 sıralarında Adana Büyükşehir Belediyesi binasında meydana geldi.
Büyükşehir Belediyesi Halk Ekmek Fabrikası’nda çalışan Mikail Güvenir, bir süre makamında sohbet ettiği Başkan Zeydan Karalar’ın Özel Kalem Müdür Vekili Samet Güdük’e ateş etti.
Güdük, vücuduna isabet eden kurşunlarla ağır yaralandı. İhbar üzerine belediyeye polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Vücuduna 3 kurşun isabet ettiği belirlenen Güdük, belediye yakınındaki özel bir hastaneye kaldırıldı. Ancak Samet Güdük, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Mikail Güvenir, polis merkezine gidip, teslim oldu. Güdük’ün kendisini dolandırdığını iddia eden Güvenir tutuklandı.
Cinayetle ilgili soruşturmasını tamamlayan Cumhuriyet savcısı, Mikail Güvenir hakkında ‘tasarlayarak öldürme, zincirleme şekilde silahla tehdit, kamu malına zarar verme, ruhsatsız ateşli silahlarla mermi satın alma veya taşıma veya bulundurma’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 27 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
BELEDİYENİN TARLASINI 49 YILLIĞINA KİRALAMAK İÇİN PARA ALDI
İddianamede Mikail Güvenir’in ifadesine de yer verildi. Adana Büyükşehir Belediyesi’ne iş talebinde bulunmak için gittiği dönemde Samet Güdük ile tanıştığını anlatan Güvenir, şunları söyledi:
“Samet’in makam odasında olduğumuz bir sırada ‘sizin köyün aşağısında 43 dönüm tarla var, bu tarla eski belediye başkanı Hüseyin Sözlü zamanında alındı. Buraya arıtma tesisi kuracaktık. Şu an belediye tesis kurmuyor. Bu tarlayı sana 49 yıllığına kiralayalım’ dedi. 100-150 bin TL birikmiş param olduğunu ve ne kadara kiralayabileceğimi sordum. ‘1 milyon 500 bin TL’ye sana kiralarız’ dedi. Ben de bu parayı bulamayacağımı söyledim. Bu kez ‘köyden biriyle ortak olup beraber kiralayabilirsiniz’ dedi. Bir gün sonra WhatsApp üzerinden arayarak ‘parayı ne yaptın, buldun mu?’ dedi. 130 bin TL param olduğunu söyledim. O da ‘150 bine tamamla’ dedi. ‘130 bin TL’yi getirip vereyim daha sonra üstünü tamamlarım’ dedim. Bana ‘paraları yumurta kepinin arasına koy, köyden yumurta getiriyormuş gibi davran, seçim bürosuna parayı getir’ dedi. Samet’in seçim bürosundaki ofisine geçtim. Yumurta kolisi içinde bulunan 130 bin lirayı kendisi aldı. Bir süre sonra tarla işini sordum. ‘100 bin TL daha bul halletmeye çalışıyorum’ dedi. Bunun üzerine köyde oturan arkadaşım Bozan İpek’e ‘Samet isminde bir tanıdığım var, ‘Belediyeye ait 43 dönüm tarlayı 49 yıllığına bana kiralayacak, maddi durumum iyi değil, birlikte kiralayıp işletelim mi?’ dedim. Bozan da kiralama işlemini kabul etti. Kendisini Samet ile tanıştırmamı istedi ancak Samet kabul etmedi. Samet bizden parça parça para istiyordu. Bu parayı denkleştirerek kendisine götürüyordum. Bir bakkaldan yumurta alıp, olay günü Samet’in odasına geldim, misafirleri vardı. Seçimle ilgili konuşuyorlardı ben dinliyordum. Tam çıkacağım sırada Samet’e ‘Ağabey bizim tarla işi ne oldu’ dedim. Küfrederek ‘Git buradan sonra gel’ dedi. Samet’e dönüp ‘Hakkım haram olsun’ dedim ve belimde bulunan silahı çıkararak 2-3 el ateş ettim. Öldürmek için belediyeye gitmedim. Ateş ederken de amacım kendisini korkutmaktı. Olay ani bir şekilde gelişti.”
Davanın duruşması 13 Haziran’da Adana 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne görülmeye başlanacak.
