YÖK Başkanı Özvar: Meslek yüksekokullarının ekonomiye katkı sunmasını hedefliyoruz

YÜKSEKÖĞRETİM Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Meslek yüksekokullarımızın hem yerel hem de ulusal ekonomiye daha fazla katkı sunmasını hedefliyoruz. Bu amaçla, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarını sürekli izleyerek, müfredatları güncel tutmayı ve öğrencilerimize uygulamalı eğitim fırsatları sunmayı önemsiyoruz” dedi.

YÖK’te düzenlenen ‘Meslek Yüksekokullarının Mevcut Durumu ve Mesleki Eğitimin Geleceği Çalıştayı’na rektörler, akademisyenler, meslek yüksekokulları müdürleri, istihdama yönelik organize sanayi bölgesi temsilcileri, önemli iş veren kuruluşlarının temsilcileri katıldı. YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, “Meslek yüksekokulları, ekonomik kalkınmanın temel dinamiklerinden biridir. Bu kurumlar, iş gücü piyasasının ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağını yetiştirerek hem ekonomik büyümeye, hem de toplumsal refaha ciddi bir katkı sunmaktadır. Dünyadaki başarılı mesleki eğitim modellerine baktığımızda, bu tür programların iş dünyasıyla entegre bir şekilde çalıştığını ve öğrencileri iş hayatına hazırlamakta önemli roller üstlendiğini görüyoruz. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın farklı yerlerinde, meslek yüksekokullarının ekonomiye doğrudan katkı sağlayan kurumlardan biri haline geldiği hepimizin malumudur. Bizim açımızdan, ülkemizin genç ve dinamik nüfusunu stratejik bir avantaj olarak değerlendirip, bu potansiyeli en verimli şekilde kullanmak öncelikli hedeflerden biridir. Bu bağlamda, meslek yüksekokullarımızın eğitim kalitesini artırmak, iş dünyasıyla daha güçlü iş birlikleri geliştirmek ve mezunlarımızın istihdam edilebilirlik oranlarını yükseltmek temel amaçlarımız arasında yer almaktadır” dedi.

‘MESLEKİ EĞİTİM MODELİ OLUŞTURMAYI AMAÇLIYORUZ’

Özvar, meslek yüksekokullarının temel misyonunun, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına hızla yanıt verebilen, uygulamalı bilgiye sahip, nitelikli ve donanımlı mezunlar yetiştirmek olduğuna vurgu yaparak, “Bu bağlamda, Yükseköğretim Kurulu olarak istihdamla doğrudan ilişkilendirilebilen programların açılmasına ve mevcut programların sektörel ihtiyaçlara göre yeniden düzenlenmesine büyük önem veriyoruz. Sektörlerle yürüttüğümüz iş birlikleri sayesinde, üniversitelerimizde açılan programların önceden belirlenmiş iş gücü taleplerine uygun olarak tasarlanmasına özen gösteriyoruz. Hedefimiz, her bir meslek yüksekokulumuzun bölgesel ve sektörel ihtiyaçlara duyarlı, istihdamı önceleyen ve sürdürülebilir bir mesleki eğitim modeliyle faaliyet göstermesidir. Yükseköğretim Kurulu olarak, meslek yüksekokullarımızın geleceğe hazırlıklı, sektörle iş birliği içinde ve istihdama duyarlı bir yapıya sahip olması fevkalade önemlidir. Meslek yüksekokullarımızın hem yerel, hem de ulusal ekonomiye daha fazla katkı sunmasını hedefliyoruz. Bu amaçla, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarını sürekli izleyerek, müfredatları güncel tutmayı ve öğrencilerimize uygulamalı eğitim fırsatları sunmayı önemsiyoruz.

Ayrıca, sektör temsilcileriyle yapılan toplantılar ve iş birliği protokolleri sayesinde iş dünyasının taleplerine hızlı bir şekilde yanıt verebilen bir mesleki eğitim modeli oluşturmayı amaçlıyoruz. Bu süreçte bütün paydaşların katılımı, geri bildirimleri ve önerileri bizim için büyük önem taşımaktadır” dedi.

‘EYLEM PLANI HAZIRLAYACAĞIZ’

Özvar, ‘Meslek Yüksekokulları Mevcut Durum Analizi ve Mesleki Eğitim Yol Haritası’ raporunun, yükseköğretim sisteminin stratejik hedeflerine ulaşmasında önemli bir rehber olacağını söyleyerek, “Bu raporda, meslek yüksekokullarımızın tarihçesinden mevcut yapısına, mezunların istihdam oranlarından uygulamalı eğitim modellerine kadar birçok konu detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Raporda dikkat çeken bir diğer husus da dijital ve yeşil dönüşüm gibi çağın gerektirdiği değişimlere uyum sağlama kapasitemizdir. Geleceğin mesleklerinde istihdam edilecek nitelikli insan kaynağını yetiştirmek, ancak bu dönüşümlere uygun eğitim modelleri geliştirerek mümkün olacaktır. Raporun sunduğu veriler ve analizler ışığında, yol haritamızı somut adımlarla destekleyecek bir eylem planı hazırlayacağız. Organize Sanayi Bölgelerinde (OSB) kurulan meslek yüksekokulları, mesleki eğitimde önemli bir başarı örneği olarak öne çıkmaktadır. Bu model, öğrencilerin teorik bilgiyi doğrudan iş ortamında uygulayarak öğrenmesini sağlamakta ve sektörün ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücünü hızla karşılamaktadır. OSB-MYO modeli, üniversite-sektör iş birliğinin en somut ve etkili uygulamalarından biridir. Bu okullarda eğitim alan öğrenciler, eğitimlerinin belirli dönemlerini sanayi kuruluşlarında staj ve uygulamada geçirmekte, mezun olduklarında ise iş hayatına tam donanımlı ve hazır bir şekilde katılmaktadırlar. OSB-MYO mezunlarının iş bulma oranının yüzde 78 gibi yüksek seviyelerde gerçekleşmesi bu modelin istihdam açısından son derece etkili olduğunu ortaya koymaktadır” diye konuştu.

Related Posts

Türkiye’nin komşularına ihracatı arttı

Türkiye’nin komşuları Azerbaycan, Bulgaristan, Gürcistan, İran, Irak, Suriye ve Yunanistan’a yaptığı ihracat, 2025’in ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4,8 artarak 13,3 milyar dolara çıktı.

Yumurta ihracatının kayda bağlanması fiyat istikrarını sağlayabilir

Yumurta Üreticileri, Ürünleri ve Sanayicileri Derneği (YÜSAD) Başkanı Metin Akman, yumurta ihracatının kayda bağlanmasının kısa vadede fiyatlarda istikrar sağlayabileceğini belirterek, “Yumurta fiyatlarında uzun vadede istikrarın sağlanması için arz ve talep esnekliğini, üreticinin yatırım motivasyonunu artırmak, yumurta ürünleri sanayisinin gelişimini sağlamak öncelik olmalı” dedi.

Ordu’nun unutulmuş değerleri gün yüzüne çıkıyor!

Büyükşehir Belediyesi iştirak şirketi ORTUR aracılığıyla Ordu’nun 19 ilçesinde unutulmaya yüz tutmuş olan hediyelik eşyaların yeniden gün yüzüne çıkartılması için çalışma başlatıldı. Yapılan çalışma kapsamında ORTUR tarafından Altınordu ilçesi …

Bakan Kacır: Güçlü uluslararası iş birlikleri içinde yer almaya devam edeceğiz

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Cenevre’de düzenlenen Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı (WIPO) Bakanlar Politika Diyaloğu Toplantısı’na katıldı.

Bakan Kacır: Yerel kalkınma için devrim niteliğinde bir adım attık

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Yerel kalkınma için devrim niteliğinde bir adım attık. Kalkınma Ajanslarımız eliyle yürüteceğimiz Yerel Kalkınma Hamlesi Teşvik Programı ile şehirlerimizi uzmanlaştıracak, yeni istihdam alanları oluşturacak, üretimi teşvik edecek, illerin sosyo-ekonomik gelişmişlik seviyesini yükselteceğiz.” dedi.

Sosyal yardım programlarının aylık ödemeleri artırıldı

Bakan Göktaş, Evde Bakım Yardımı’nın 11 bin 702 liraya, Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) ödemesinin 8 bin 198 liraya, koruyucu ailelere çocuk başına yapılan ödemelerin aylık ortalamasının da 13 bin 96 liraya yükseldiğini bildirdi.